
Doğru ve Güncel Bilgi İçin Trpedia'ya hoşgeldiniz..
Çocukluk dönemini Erzurum’da geçirdi. İlk öğrenimini Abdurraman Åžerif Beygu İlköğretim Okulunda, orta ve lise öğrenimini ise Erzurum İmam Hatip Lisesinde tamamladı. Ardından İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi ArÅŸivcilik Bölümünden mezun oldu. Peki, Dursun Ali Erzincanlı kimdir, nerelidir, kaç yaşındadır? Dursun Ali Erzincanlı ÅŸiirleri! İşte detaylar…
DURSUN ALİ ERZİNCANLI KİMDİR, NERELİDİR, KAÇ YAŞINDADIR?
İlk öğrenimine devam ettiÄŸi dönemde Gürcükapı Camii’nde ve Erzurum Müftülüğü’nde kuran ve din eÄŸitimi aldı. Liseden sonra ise ailesi ile birlikte, eÄŸitim durumundan ötürü İstanbul’a yerleÅŸti.Üniversiteye devam ettiÄŸi dönemde Yönetmen Mesut Uçakan yanında iÅŸ hayatına atıldı. Kelebekler Sonsuza Uçar ve Ölümsüz Karanfiller sinema filmlerinde sanat grubunda aktif olarak çalıştı.
Sonraki dönemde ise radyolarda görev almaya baÅŸladı. Moral Fm’de program yapan Dursun Ali Erzincanlı 10 yıl boyunca burada devam etti. Daha sonrasında ise 5 yıl boyunca Radyo 15’te devam etti.OkuduÄŸu ÅŸiirler ile ülke çapında tanınır hale gelen Dursun Ali Erzincanlı daha sonradan birçok ÅŸiir albümünü piyasaya sürdü. Ayrıca çok sayıda ÅŸiir kitabı çıkardı.
DiÄŸer yandan film projelerinde de yer alarak oyunculuk performansı sergiledi. Åžimdilerde ise TRT1 ekranında Ramazan boyunca yayınlanan ‘Sahur Bereketi’ programını sunmaktadır.
DURSUN ALİ ERZİNCANLI OYNADIĞI DİZİLER
İskilipli Atıf Hoca
Ölümsüz Karanfiller
Veysel Karani
Hazreti Rabia
DiriliÅŸ ErtuÄŸrul
Barbaros Hayreddin: Sultanın Fermanı
DURSUN ALİ ERZİNCANLI EVLİ Mİ?
Dursun Ali Erzincanlı evlidir. Hala devam eden bu evliliğinden 3 çocuğu vardır.
DURSUN ALİ ERZİNCANLI ŞİİRLERİ
40 Yaşındasın Şiiri
Rahmetini umarak
Günahkar bir dille;
Allah Azze ve Celle
Ya Rasulallah,
lemlere rahmet hayatın geçiyor kalbimizden,
Kalbimizden seyrediyoruz seni.
İşte
Bir yaşındasın,
Beni Sa’d yurdundasın
Sana süt anne olmadı kadınlar
Bu yüzden dargın bulutlar
Bir damla yaÄŸmur indirmiyor
Kıtlık hüküm sürüyor Beni Sa’d yurdunda
Minicik bir bulut var gökyüzünde
Sana aşık…
Ayrılmıyor başucundan
Ve insanlar yaÄŸmur duasında…
Hz.Halime kucağına alıyor seni
Yüzünde bir gölgelik…Seni güneÅŸten korumak için
Oysa minicik bulut gökyüzünde
Sana meftun, sana kilitli…
Ve dua eden rahibin kucağındasın
Dünyalar güzeli gözlerine bakıyor rahip
Kıtlığı da unutuyor, yağmuru da, duayı da
Ama sen unutmuyorsun
Uğruna canlarımız feda o gözlerinle gökyüzüne bakıyorsun
O minicik bulut ilişiyor bakışlarına
Büyüyor, büyüyor…
Sonra nazlı, nazlı yağmur damlaları iniyor buluttan
Fakat çoğusu bilmiyor yağmurun geliş sebebini
ÇoÄŸusu bilmiyor seni…
Altı yaşındasın
Medine-i Münevvere yolundasın
Yanında aziz annen ve Ümmü Eymen
Yetimliğini hissediyorsun baba kabristanında
Sonra yolda, Ebva’da öksüzlük karşılıyor seni
Mekke’ye annesiz giriyorsun
Abdulmuttalip bir baÅŸka seviyor seni
Ebu Talip bir baÅŸka seviyor
Ya Rasulallah
Mekke çocukları annelerine seslenirler miydi senin yanında
Onlar anne deyince sen yere mi bakardın
Mekke rüzgarları kaç gece gözyaÅŸlarını taşıdı Ebva’ya
Kaç gece anne diye hıçkırdın
Efendim!
Senin yerine de anne dedik annemize
Senin yerine de baba dedik
Yirmi beş yaşındasın
Ve bambaşkasın
Kimse sana denk deÄŸil
Şefkat yayıyor kokun
Güven veriyor sesin
Sen Muhammed-ül Emin’ sin
Otuz üç yaşındasın
Dalga dalga rahmet var
Otuz beş yaşındasın
Hadi gel bekletme yar
İniltiler çalıyor kapısını göklerin
Hadi gel bekletme yar
Sinesi çatlayacak Rasul bekleyenlerin…
Hadi gel ey Yâr!
Nurdağına davet var
İşte
Kırk yaşındasın
Hira Nur dağındasın
Cibril iniyor göklerden
Ve nokta nokta her yerden salat, selam yükseliyor
Sen kâinatın yüreÄŸinden hasretle kopan ‘ Ah! ‘ sın
Karanlık gecelerimize sabahsın
Sen Nebiyullahsın
Sen Habibullahsın
Sen Rasulullahsın
Niye incittilerki seni sultanım
Niye işkence yaptılarki sana
Ebu Talip öldü diye mi bu pervasızca saldırılar
Himayesiz kaldın diye mi
Kabe’deki aÄŸlayışın geliyor gözümüzün önüne
‘ Amca yokluÄŸunu ne çabuk hissettirdin ‘ diyiÅŸin
Haremde namaz kılışın geliyor aklımıza
Başına pislikler saçılıyor
Başlar feda o mübarek başına
Nasipsizler sana bakıp nasıl da gülüyorlar
Biri koşuyor Mekke sokaklarından sana doğru
Biri koşuyor ama sanki yere inmiş Arş-ıla
‘ Bu koÅŸan kimdir ‘ diye bir soru dolaşıyor boÅŸlukta
Bu koÅŸan kim?
Ve cevap veriyor biri:
Muhammed’ in kızı Fatımatüz-Zehra
Velilerin anası…
Yüzünü gözünü siliyor biricik kızın
Sana yeryüzünde en çok benzeyen
Gülmesi sen, ağlaması sen
‘ AÄŸlama kızım ‘ diyiÅŸin geliyor aklımıza
Niye çıkardılar ki yurdundan seni
Himayesiz kaldın diye mi
Onlar bilmiyorlar mıydı seni himaye edeni
Seni yetim bulup barındıranı
Seni alemlere rahmet kılanı
Onlar deli diyorlardı sana, sen susuyordun
Mecnun diyorlardı, şair diyorlardı, sen susuyordun
‘Seni bizim elimizden kim kurtaracak’ diyorlardı
Sen,
Sen ‘ Allah! ‘ diyordun
Allah Azze ve Celle
Semayı haşyet kaplıyordu
Sen ‘ Allah! ‘ diyordun
Arş-ıla titriyordu
Bedir’ de ‘ Allah! ‘ diyordun
Üç bin melek iniyordu alaca atlarda
Yüz yirmi beş bin sahabi:
‘ Anam babam sana feda olsun ‘ diyordu
Ya Rasulallah
Medine-i Münevvere sokaklarında yürüyordun
Neccar OÄŸulları’nın küçük kızları seni görünce
Sevinçten ne yapacaklarını bilememişlerdi
‘ Beni seviyor musunuz ‘ diye sormuÅŸtun onlara
‘ Seni çok seviyoruz Ya Habiballah ‘ demiÅŸlerdi
Sen de:
‘ Allah biliyor ki ben de sizi çok seviyorum’ demiÅŸtin
Bu gün yaşayan gençler var
Neccar OÄŸulları’nın kızları diÄŸil belki
Ama seni onlar da çok seviyor
Gözyaşlarından belli ki seni canlarından çok seviyorlar
Senden baÅŸka kimseleri yok
Allah biliyor ki sen onları da çok seviyorsun
Altmış üç yaşındasın
Refik-ila duasındasın
Senin için siyah yünden çizgili bir cüppe dokunmuştu
Kenarları beyazdı
Onu giyerek ashabının yanına çıkmıştın
Ve mübarek ellerini dizine vurarak:
‘ Görüyor musunuz ne kadar güzel ‘ demiÅŸtin
Meclisinde bulunan biri sana seslenmiÅŸti:
‘ Anam babam sana feda olsun ya Rasulallah, onu bana ver ‘
Niye istemiÅŸti ki senden sevdiÄŸini bile bile
İstendiÄŸinde katiyyen ‘ hayır ‘ demediÄŸini bile bile
‘ Peki ‘ dedin o zata
Ve sen yine yamalı, eski cübbeni giydin
Dostuna kavuşmana bir hafta kalmıştı
Aynı cübbeden yine yine diktirdiler
Ama giyinmek nasip olmadı
Haberler uçurmuÅŸtun Ebu Hureyre’ nin diliyle:
‘ Benden sonra öyle kimseler gelecek ki, keÅŸke peygamberi görseydik de ne malımız ne de evladımız olsaydı diyecekler ‘
Ve Hz. Enes ile paylaşmıştın özlemini
‘ Beni görmedikleri halde bana iman eden kardeÅŸlerimi görmeyi çok isterdim’
Sultanım!
Ey Medine minberinde ‘ ümmeti, ümmeti ‘ diye hüznü giyen sevgili
Ey Mekke mihrabında alemler hesabına ‘ Allah! ‘ diyen sevgili
Bize lütfu ilahi bahÅŸedilen kapına diz çöktük, bey’ at ettik
Rabbinden bize ne getirdi isen amenna
Duyduk, itaat ettik
Ya Rasulallah
Sen hâlâ kırk yaşındasın
Ve hâlâ ümmetinin başındasın…
Leave a Comment